
“Can Holding olarak kalabalık bir yapıya sahibiz. Ana alanlarımızdan bir tanesi akaryakıt dağıtımı. Sonrasında elektronik küçük ev aletleri ve beyaz eşya imalatı ve satışını yapıyoruz. 2020’de Bilgi Üniversitesi’ni bünyemize kattık. Daha sonra da Doğa Koleji bünyemize katıldı ve eğitim sektörüne girdik. Öncesinde İstanbul’da küçük de olsa 2 otel ile turizmde de varız. Ağrı’da ilk hastanemizi açarak sektörüne girdik. Temel sektörler bunlar. Holding merkezi olarak on-prem çalışıyoruz. Ama 2025 ilk çeyrekte planımız dahilinde kısmen de olsa hibrite geçeceğiz. EPDK regülasyonlarından dolayı bazı sunucuları taşıyamıyoruz. Bilgi Üniversitesi de on-premde. Oraya ciddi bir yatırım yapılmış zamanında. Doğa Koleji ise 2017’den beri yerli bulutta çalışıyor. Oradaki bulut deneyimimiz çok iyi. Her şey bulutta diyebiliriz. Doğa Koleji’nin ayrıca 102 kampüsü var. 52’si kendimizin işlettiği, 50’si de franchise. Bu 102 kampüsün tamamı o buluta bağlanıp hem ERP’sini çalıştırıyor hem de diğer kaynakları kullanıyor. Dijital dönüşüm stratejimiz konusunda 2025’in ortalarında yeni bir binaya taşınma durumumuz var. Yönetim ile bizim ekip arasında on-prem mi yapalım, kendi veri merkezimizi mi oluşturalım ya da her şeyi buluta mı taşıyalım konusu gündemimizde. Böyle yorucu bir süreç olacak bizim için 2025. Hem maliyetlendirme hem de regülasyon konusunda desteğe ihtiyacımız olacak. Maliyet ve regülasyon sıkıntısı olmazsa, bütün ekibin ana fikri bulutta olmak, tüm yönetilebilir hizmetleri satın almak. Çünkü hepimiz biliyoruz ki ülkemizde yetişmiş personel konusunda ciddi sıkıntılar var. O yüzden yönetilebilir hizmetleri de almak isteriz. Bu konuda önümüzdeki 6 aylık süreçte ciddi bir çalışmamız olacak.”